
Universal 5 Mar, 2025 universal
Veri Güvenliğinde Güçlü Hamleler: Düzenleyici Kurumların Son Dönemdeki Önemli Kararları
- Reklam Kurulu, vadeli satış yapan bir perakende mağazacılık şirketine ait alışveriş sitesi üzerinde yer alan "Kullanıcı ve Gizlilik Sözleşmesi" metniyle ilgili olarak yaptırım uyguladı. Yapılan incelemelerde, sözleşmede geçen “Kullanıcı, paylaşmış olduğu bilgilerin kendisine özel avantajlar sunulabilmesi, satış, pazarlama ve benzer amaçlı her türlü iletişim faaliyetinin bildirimi maksatlarıyla siteyle paylaşımına izin vermektedir.” ifadesinin, tüketicilerin özgür iradesiyle onay veremediklerini ve hedefli reklamcılık ve pazarlama uygulamalarına zorlandıklarını ortaya koydu. Ayrıca, tüketicilere bu pazarlama faaliyetlerini kabul edip etmeme konusunda bir tercih hakkı tanınmadığı, dolayısıyla onların karar verme özgürlüklerinin kısıtlandığı tespit edildi. Kurul, tüketicilerin verdikleri onayları geri alabilme imkanlarının olmadığına dikkat çekerek, söz konusu faaliyeti haksız ticari uygulama olarak değerlendirdi ve siteye ait uygulamaların durdurulması yönünde karar alındı.[1]
- Reklam Kurulu, mağaza alışverişlerinde kişisel veri talebine ilişkin önemli bir yaptırıma imza attı. Ev eşyaları mağazası tarafından gerçekleştirilen indirimli satışlarda, tüketicilerden ad, soyad ve telefon numarası gibi kişisel verilerin talep edildiği ve indirimlerden yararlanabilmek için kişisel verilerin paylaşılması şart koşulurken, paylaşımın reddedilmesi halinde indirimlerden faydalanılmasına engel olunduğu ortaya çıktı. Ayrıca, indirimlerin yalnızca üyelere özel olması gerektiği belirtilmesine rağmen, indirim afişlerinde bu bilgiye yer verilmediği tespit edildi. Tüketicileri kişisel verilerini paylaşmaya zorlayarak, normalde reddedecekleri bir isteği kabul etmelerine yol açtığı gerekçesiyle haksız ticari uygulama olarak değerlendirilen işlemin durdurulmasına karar verildi.[2]
- Rekabet Kurumu, temel gıda ve tüketim malzemeleri satan bir mağaza zincirine, şirketin genel merkezinde yapılan yerinde inceleme sırasında yöneticilerden birinin veri silme eylemi gerçekleştirmesi nedeniyle, yaklaşık 1,3 milyar TL idari para cezası uygulandığını açıkladı. Kurum, yerinde inceleme yetkisinin Rekabet Kanunu ihlallerinin tespiti için kritik bir araç olduğunu vurgulayarak, bu tür incelemelerin engellenmesi ya da zorlaştırılmasının, ilgili şirkete cirosunun binde beşi kadar idari para cezasına yol açacağını belirtti. Kurum, yerinde incelemeleri en son teknolojiye sahip cihazlarla titizlikle yürütmekte olduklarını, yalnızca işlemle ilgili verilere odaklanıldığını, kişisel ve özel verilere kesinlikle müdahale etmediklerini Kurum ayrıca, şirketlerin yerinde inceleme süreci başladığı andan itibaren iş için kullandıkları cihazlardan veri silmemesi gerektiğine, Kurum'un yüksek teknolojiye sahip cihazlarıyla bu tür eylemleri kolayca tespit edebildiğine dikkat çekti.[3]
- Yargıtay, kişisel verilerin izinsiz paylaşılmasına karşı manevi tazminat kararı verdi. Davacı işveren, cildiye muayenehanesinde sekreter olarak çalıştırdığı personelin, hastalara ilişkin muayenehanede tutulan kayıtların, hasta kişisel bilgi ve iletişim bilgilerini izinsiz şekilde kopyalayarak daha sonra çalışmaya başladığı eczane ile paylaştığını belirtti. Bu eylemin hastaların rahatsızlık duymasına ve işverene ticari zarar vermesine yol açtığı iddiasıyla manevi tazminat talep etti. İlk derece mahkemesi, kişilik haklarına saldırı eylemi ispatlanamadığı için davayı reddetti. Ancak Yargıtay, kişisel verilerin hukuka aykırı şekilde paylaşılmasını haksız fiil olarak değerlendirerek, işveren lehine manevi tazminat ödenmesine karar verdi.[4]
- Yargıtay, işyerlerinde çalışanların konum ve hareketlerini takip etmek için kullanılan RFID (Radyo Frekanslı Tanıma) teknolojisinin hukuka uygunluğunu değerlendirirken, eksik bilirkişi incelemesi nedeniyle ilk derece mahkemesinin kararını bozdu. Davacı sendika, takip cihazlarının işçilerin performansını, dinlenme aralarındaki hareketlerini takip etmek için kullanıldığı, ayrıca kısa süreli hareketsizlik durumunda cihazın titreşmeye başladığı belirtilerek bu tür cihazların hem işçilerin kişisel haklarını ihlal ettiğini hem de kişisel verilerin korunmasına dair mevzuata aykırı olduğunu öne sürmüştü. Yargıtay, dosyada cihazın nasıl çalıştığı, hangi verilerin kaydedildiği, işçinin konum bilgilerinin nasıl işlendiği ve bu verilerin hukuka uygun şekilde saklanıp saklanmadığı konusunda eksik incelemeler yapıldığını belirtti. Kişisel verilerin korunmasının, işçilerin onurunun korunması anlamına geldiği belirtilerek işçilerin kişisel verilerinin hukuka uygun işlenip işlenmediğine ve kişisel verilerinin işlenmesi için açık rızalarının alınıp alınmadığına ilişkin detaylı bir araştırma yapılması gerektiği ifade edildi. Dosya, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderildi.[5]
[1]https://ticaret.gov.tr/data/5d1c9edd13b87615344cd4c8/_353_Reklam_Kurulu_Basin_Bulteni.pdf
[2]https://ticaret.gov.tr/data/5d1c9edd13b87615344cd4c8/_353_Reklam_Kurulu_Basin_Bulteni.pdf
[3] https://haber.rekabet.gov.tr/haber/yerinde-incelemeyi-engellemenin-sonuclari-agir-olabilir-bime-13-milyar-tl-ceza
[4] Yargıtay 4. HD., T. 15.9.2022, E. 2021/27198, K. 2022/10454 (https://karararama.yargitay.gov.tr/)
[5] Yargıtay 9. HD., T. 22.02.2024, E. 2024/1311, K. 2024/3381 (https://karararama.yargitay.gov.tr/)
- Reklam Kurulu, vadeli satış yapan bir perakende mağazacılık şirketine ait alışveriş sitesi üzerinde yer alan "Kullanıcı ve Gizlilik Sözleşmesi" metniyle ilgili olarak yaptırım uyguladı. Yapılan incelemelerde, sözleşmede geçen “Kullanıcı, paylaşmış olduğu bilgilerin kendisine özel avantajlar sunulabilmesi, satış, pazarlama ve benzer amaçlı her türlü iletişim faaliyetinin bildirimi maksatlarıyla siteyle paylaşımına izin vermektedir.” ifadesinin, tüketicilerin özgür iradesiyle onay veremediklerini ve hedefli reklamcılık ve pazarlama uygulamalarına zorlandıklarını ortaya koydu. Ayrıca, tüketicilere bu pazarlama faaliyetlerini kabul edip etmeme konusunda bir tercih hakkı tanınmadığı, dolayısıyla onların karar verme özgürlüklerinin kısıtlandığı tespit edildi. Kurul, tüketicilerin verdikleri onayları geri alabilme imkanlarının olmadığına dikkat çekerek, söz konusu faaliyeti haksız ticari uygulama olarak değerlendirdi ve siteye ait uygulamaların durdurulması yönünde karar alındı.[1]
- Reklam Kurulu, mağaza alışverişlerinde kişisel veri talebine ilişkin önemli bir yaptırıma imza attı. Ev eşyaları mağazası tarafından gerçekleştirilen indirimli satışlarda, tüketicilerden ad, soyad ve telefon numarası gibi kişisel verilerin talep edildiği ve indirimlerden yararlanabilmek için kişisel verilerin paylaşılması şart koşulurken, paylaşımın reddedilmesi halinde indirimlerden faydalanılmasına engel olunduğu ortaya çıktı. Ayrıca, indirimlerin yalnızca üyelere özel olması gerektiği belirtilmesine rağmen, indirim afişlerinde bu bilgiye yer verilmediği tespit edildi. Tüketicileri kişisel verilerini paylaşmaya zorlayarak, normalde reddedecekleri bir isteği kabul etmelerine yol açtığı gerekçesiyle haksız ticari uygulama olarak değerlendirilen işlemin durdurulmasına karar verildi.[2]
- Rekabet Kurumu, temel gıda ve tüketim malzemeleri satan bir mağaza zincirine, şirketin genel merkezinde yapılan yerinde inceleme sırasında yöneticilerden birinin veri silme eylemi gerçekleştirmesi nedeniyle, yaklaşık 1,3 milyar TL idari para cezası uygulandığını açıkladı. Kurum, yerinde inceleme yetkisinin Rekabet Kanunu ihlallerinin tespiti için kritik bir araç olduğunu vurgulayarak, bu tür incelemelerin engellenmesi ya da zorlaştırılmasının, ilgili şirkete cirosunun binde beşi kadar idari para cezasına yol açacağını belirtti. Kurum, yerinde incelemeleri en son teknolojiye sahip cihazlarla titizlikle yürütmekte olduklarını, yalnızca işlemle ilgili verilere odaklanıldığını, kişisel ve özel verilere kesinlikle müdahale etmediklerini Kurum ayrıca, şirketlerin yerinde inceleme süreci başladığı andan itibaren iş için kullandıkları cihazlardan veri silmemesi gerektiğine, Kurum'un yüksek teknolojiye sahip cihazlarıyla bu tür eylemleri kolayca tespit edebildiğine dikkat çekti.[3]
- Yargıtay, kişisel verilerin izinsiz paylaşılmasına karşı manevi tazminat kararı verdi. Davacı işveren, cildiye muayenehanesinde sekreter olarak çalıştırdığı personelin, hastalara ilişkin muayenehanede tutulan kayıtların, hasta kişisel bilgi ve iletişim bilgilerini izinsiz şekilde kopyalayarak daha sonra çalışmaya başladığı eczane ile paylaştığını belirtti. Bu eylemin hastaların rahatsızlık duymasına ve işverene ticari zarar vermesine yol açtığı iddiasıyla manevi tazminat talep etti. İlk derece mahkemesi, kişilik haklarına saldırı eylemi ispatlanamadığı için davayı reddetti. Ancak Yargıtay, kişisel verilerin hukuka aykırı şekilde paylaşılmasını haksız fiil olarak değerlendirerek, işveren lehine manevi tazminat ödenmesine karar verdi.[4]
- Yargıtay, işyerlerinde çalışanların konum ve hareketlerini takip etmek için kullanılan RFID (Radyo Frekanslı Tanıma) teknolojisinin hukuka uygunluğunu değerlendirirken, eksik bilirkişi incelemesi nedeniyle ilk derece mahkemesinin kararını bozdu. Davacı sendika, takip cihazlarının işçilerin performansını, dinlenme aralarındaki hareketlerini takip etmek için kullanıldığı, ayrıca kısa süreli hareketsizlik durumunda cihazın titreşmeye başladığı belirtilerek bu tür cihazların hem işçilerin kişisel haklarını ihlal ettiğini hem de kişisel verilerin korunmasına dair mevzuata aykırı olduğunu öne sürmüştü. Yargıtay, dosyada cihazın nasıl çalıştığı, hangi verilerin kaydedildiği, işçinin konum bilgilerinin nasıl işlendiği ve bu verilerin hukuka uygun şekilde saklanıp saklanmadığı konusunda eksik incelemeler yapıldığını belirtti. Kişisel verilerin korunmasının, işçilerin onurunun korunması anlamına geldiği belirtilerek işçilerin kişisel verilerinin hukuka uygun işlenip işlenmediğine ve kişisel verilerinin işlenmesi için açık rızalarının alınıp alınmadığına ilişkin detaylı bir araştırma yapılması gerektiği ifade edildi. Dosya, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderildi.[5]
[1]https://ticaret.gov.tr/data/5d1c9edd13b87615344cd4c8/_353_Reklam_Kurulu_Basin_Bulteni.pdf
[2]https://ticaret.gov.tr/data/5d1c9edd13b87615344cd4c8/_353_Reklam_Kurulu_Basin_Bulteni.pdf
[3] https://haber.rekabet.gov.tr/haber/yerinde-incelemeyi-engellemenin-sonuclari-agir-olabilir-bime-13-milyar-tl-ceza
[4] Yargıtay 4. HD., T. 15.9.2022, E. 2021/27198, K. 2022/10454 (https://karararama.yargitay.gov.tr/)
[5] Yargıtay 9. HD., T. 22.02.2024, E. 2024/1311, K. 2024/3381 (https://karararama.yargitay.gov.tr/)